Bir dizi ziyaret için Zonguldak'a gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, maden ocağında meydana gelen göçükte hayatını kaybeden maden işçisi Ramazan Yıldırım'ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu.
Yangın vakaları korkuttu! Ülkemizde her yıl olduğu gibi Gaziler Günü tören ve etkinlikler ile kutlanıyor. 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla Zonguldak ve Karadeniz Ereğli ilçesinde düzenlenecek olan program belli oldu.
TTK Armutçuk Müessese Müdürlüğü'nde meydana gelen göçükte hayatını kaybeden 45 yaşındaki üç çocuk babası maden işçisi Ramazan Yıldırım'ın ailesine taziye ziyaretleri sürüyor. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Yıldırım'ın Kdz. Ereğli ilçesine bağlı Ormanlı beldesi Başören köyündeki evine taziye ziyaretinde bulundu. Ramazan Yıldırım'ın aynı maden ocağında birlikte mesai yaptığı ağabeyi İsmail Yıldırım ve 10 yaşındaki oğlu Ömer Yıldırım tarafından karşılanan Bakan Tunç, aileye başsağlığı diledi.
Bakan Tunç ve beraberindekiler, okunan Kur'an-ı Kerim'in ardından dua etti. Bakan Tunç, bir süre maden şehidinin oğlu Ömer ile görüştü. Büyüyünce Ömer'e ne olacağını soran Bakan Tunç, "Belki bakan olur. Futbolcu olur. Futbol ile ilgileniyor, Gençlik ve Spor Bakanı olur" diyerek küçük çocuğu sevdi. Bakan Tunç, Ankara'ya hareket etmek üzere taziye evinden ayrıldı. Bakan Tunç'a ziyaretinde TTK Genel Müdürü Muharrem Kiraz, Adalet Bakan Yardımcısı Ramazan Can, AK Parti Zonguldak Milletvekili Saffet Bozkurt, Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu, Kdz. Ereğli Kaymakamı Mehmet Yapıcı, Kdz. Ereğli Başsavcısı Akın Çetin'in yanı sıra bazı protokol üyeleri de eşlik etti.
“Bakan Tunç’tan AP raporuna tepki”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) 2022 Türkiye raporuna tepki göstererek, "Türkiye gerçekleriyle hiçbir alakası yok. Türkiye gerçekleri o değil. Maalesef birtakım marjinal grupların etkisiyle hazırlanan, bizim için hiçbir değeri olmayan temelsiz, objektif olmayan bir rapor yayınlandı" dedi.
Bir dizi ziyaret için geldiği Zonguldak'ta AK Parti İl Başkanlığına gelen Bakan Yılmaz Tunç, burada gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Zonguldak'ta, memleketinde bulunmaktan duyduğu memnuniyetini dile getiren Bakan Tunç, "AK Parti Zonguldak teşkilatımızı, tüm ilçe, beldeleriyle beraber, köy teşkilatlarıyla beraber kutluyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gösterdiğiniz başarıdan, destekten dolayı çok çok teşekkür ediyoruz. Türkiye Yüzyılı'nın başlamasındaki katkınızda öncelikle Zonguldaklı hemşehrilerimize ve siz değerli teşkilat mensuplarımıza çok teşekkür ediyorum" ifadelerine yer verdi.
Yeni kabinenin 3 aydan bu yana Cumhurbaşkanı'nın liderliğinde Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ikinci döneminde çalışmalarına devam ettiğini kaydeden Bakan Tunç, "21 yıldan bu yana iktidarda olan bir partiyiz. Türkiye Cumhuriyeti gerçek tarihinde görülmemiş bir başarı. Hatta dünya siyaset tarihinde de görülmemiş başarıyı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti ve şimdi de Cumhur İttifakı olarak gerçekleştirmenin gayreti içerisindeyiz. 21 yılda Türkiye'nin fiziki kalkınmasını sağlarken, altyapı yatırımlarını gerçekleştirirken, dünyanın en büyük projelerini, havaalanlarını, hızlı trenlerini, enerji projelerini, üniversitelerini, toplu konut hamlelerini, tünellerini, köprülerini yaparken diğer yandan da ülkemizin özellikle demokratikleşmesini ve demokrasinin standartlarını daha yukarıya taşımanın gayreti içerisinde olduk. Türkiye'de 21 yılda demokrasi daha güçlü hale geldi. İnsan hak ve özgürlüklerinin önünde engelleri birer birer kaldırdık. Nice yasakları ortadan kaldırdı. Sessiz devrim sayılan reformları hayata geçirdik. Bundan sonra da geçirmenin gayreti içerisinde olacağız" diye konuştu.
"Türkiye gerçekleriyle hiçbir alakası yok"
Önceki gün Avrupa Parlamentosu'nda 2022 raporu yayınlandığını ve Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda kabul edildiğini de dile getiren Tunç, "Şimdi içerisindeki ifadelere baktığımız zaman Türkiye gerçekleriyle hiçbir alakası yok. Türkiye gerçekleri o değil. Maalesef birtakım marjinal grupların etkisiyle hazırlanan, bizim için hiçbir değeri olmayan temelsiz, objektif olmayan bir rapor yayınlandı. Raporda diyor ki, 'Türkiye hukukun üstünlüğünde geriye gidiyor. İşte yargı bağımsızlığı yok.' Ne demek? Türkiye hukukun üstünlüğünde ileri gitmeye devam ediyor ve Türkiye milletiyle beraber özellikle demokrasi mücadelesini 15 Temmuz'da insan hakları mücadelesinin nasıl verildiğini bütün dünyaya gösteren bir ülke. Milletiyle beraber, lideriyle beraber. Bundan sonra da yine demokrasinin standartlarını yükseltmeye devam edeceğiz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, Cumhuriyetimizi daha da güçlendirdi. Yasamayı daha da güçlendirdik, yargısı tarafsız, yasama, yürütme, yargı, kuvvetler ayrılığının tam anlamıyla uygulandığı bir ülke olarak hem adalet alanının hem yargı ve hukuk alanında hem de milletimizin refahını daha da arttırma anlamında çalışmalarımıza gece gündüz devam edeceğiz. Biz milletimizin huzuru için, milletimizin güvenliği için çalışıyoruz. Ama maalesef kendi ülkelerinde, özellikle yaşam hakkının düşmanı olan terör örgütlerine o gösteri alanlarını açanların öncelikle kendilerine bakması lazım. O PKK paçavralarıyla propagandalara müsaade edenler, oralarda Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırılara müsaade edenler öncelikle onların hukuka saygılı olması lazım. Onlardan alacağımız ders yok. Biz milletimizin huzuru, güvenliği ve onların hakkı için, onların hakkını korumak için gece gündüz Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çalışmaya devam edeceğiz inşallah" dedi.
Hükümet olarak yatırımlara hız kesmeden devam edeceklerini ve birinci önceliklerinin 6 Şubat'ta yaşanan depremde yıkılan 11 vilayeti ayağa kaldırmak olduğunu kaydeden Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, şunları söyledi: "Hükümet olarak bunun mücadelesini veriyoruz. Dün deprem bölgesindeydik. Oralardaki çalışmaları, özellikle Bakanlığımıza ait yargı hizmetleriyle ilgili bir aksama olmaması için gerekli çalıştayları yaptık. Deprem sonrasında da ziyaret ettik ve oradaki çalışmaları yakından takip ediyoruz. İnşallah bir yıl gibi kısa süre içerisinde vatandaşlarımızı sıcak yuvalarına kavuşturacağız. Yine insanımızı güçlendirecek projelere adım atmaya devam edeceğiz. Önce insan demeye devam edeceğiz. İnsanı güçlendireceğiz ki eğitimden, sağlığa, sosyal politikalara ve aileyi güçlendirmiş olacağız. Toplumu güçlendirmiş olacağız. İşte güçlü devlet olmanın yolu da buradan geçiyor ve istikrarlı kalkınma hamlesinden hiçbir zaman taviz vermeyeceğiz. İşte doğal gaz geliyorsa, enerjide bağımsız, Gabar'da teröristlerden temizlediğimiz alanlarda petrol var, bunun yanında nükleer enerji, enerjide bağımsız, savunma sanayinde bağımsız ve dış politikada hakkaniyetli, dengeli, arabulucu rolü üstlenen Türkiye eksenini oluşturmaya devam edeceğiz."
“Bakan Tunç'tan Sivas davası açıklaması”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, zaman aşımına uğrayan Sivas Davası'na ilişkin konuştu. Firari üç sanığın yakalanamadığını hatırlatan Bakan Tunç, "Kırmızı bültenle arandığı halde yakalanamayıp Türkiye'ye getirilemediği için zamanaşımı süresi doldu. O günkü kanuna tabi oldukları için yargının böyle bir kararı söz konusu oldu" dedi. Bir dizi ziyaret için Zonguldak'a gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, zamanaşımına uğrayan Sivas Davası'na ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Tunç, Kılıçdaroğlu'nun zaman aşımıyla ilgili sözlerine tepki gösterdi. Bakan Tunç, "Sayın Kılıçdaroğlu'nun açıklamaların bir kere kabul etmek aslında bu çirkin bir açıklama. Ben de takip ettik. Sivas davasında firari üç sanığın davasının zaman aşımı nedeniyle sürenin dolmuş olması nedeniyle mahkeme kararını eleştirerek burada Sayın Cumhurbaşkanımıza 'Siz suç ortağısınız' diyerek bir beyanatta bulunuyor. Bu beyanat gerçekten çok çirkin bir beyanat. Bir kere 1993 yılında meydana gelen elim olaylar sonrasında Sivas Davası süreci başladı. Sivas Davası'nda tutuklanan, gözaltına alınıp tutuklanan sanıklarla ilgili yargılama süreçleri o dönemde başladı, devam etti ve mahkumiyetler verildi. Şu anda o sanıklar ana davanın hükümlüleri cezalarını cezaevlerinde çekmeye devam ediyor. Firari üç sanıkla ilgili yargılama süreci gerçekleştirilememişti. Firari sanıklar yakalanamamıştı. Kırmızı bülten çıkarılarak uluslararası düzeyde aranmaları sağlandı. Bu da sonuç vermedi. Yurt dışına kaçtıkları tespit edildi. Ve bu anlamda 30 yıllık zaman aşımı süresi dolduğunda ki o günkü kanuna tabi oldukları için yargının böyle bur kararı söz konusu oldu. Ki bu tür davalarda özellikle insanlığa işlenen suçlar bakımından zamanaşımını kaldıran iktidarız biz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde oldu. Türk Ceza Kanunu bu anlamda değişti. Ama olayın meydana geldiği tarihte bu hüküm yoktu. Dolayısıyla suçun işlendiği tarihteki ilgili hüküm dikkate alındığı için sanıklar uluslararası kırmızı bültenle arandığı halde yakalanamayıp Türkiye'ye getirilemediği için zamanaşımı süresi doldu. Mahkeme de zamanaşımı nedeniyle davanın düşmesine karar verdi. Bunu Cumhurbaşkanımızla ilişkilendirmek ve bu davayı bitirdiniz şeklinde suç ortağısınız demek bir kere çok çirkin bir davranış. Ne hukuki ne ahlaki, bu beyanatları sahibine iade ediyoruz" dedi. İspanya'da yakalanan Muhammet Yakut'un Türkiye'ye getirilmesi ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Yılmaz Tunç, "Onunla ilgili süreçler kendi mecrasında devam ediyor. Zaten kırmızı bülten talepleri tüm bu çerçeve içinde takip edilen işlemler. Sonuçlandığında bilgi verilecektir" diye konuştu.
"Maden faciasında adli ve idari soruşturma açıldı"
TTK Armutçuk Müessesesinde meydana gelen maden faciasına ilişkin konuşan Bakan Yılmaz Tunç, "Zonguldak'ta bir maden kazası gerçekleşti. Bir madencimizi kaybettik. Ramazan Yıldırım kardeşimiz vefat etti. Ben buradan vefat eden kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum. Tüm madenci kardeşlerimize ve yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Madencilerimizin çalışma şartları, sosyal hakları, çalışma ve emeklilik şartları ile ilgili düzenlemeler madencilerimizin lehine idi. Maalesef Zonguldak'ta bu tür kazalar zaman zaman meydana geliyor. Bu kazaların meydana gelmemesi ile ilgili alınması gereken tedbirler noktasında hassas olduğumuzu belirtmek istiyorum. Kazada dört madencimiz kazaya maruz kalmıştı. 6 yaralı madencimiz tedavileri tamamlandı. Bir madencimiz hastanede onun da tedavisi tamamlanmak üzere. Rabbim işçilerimizi korusun diye dua ediyoruz" diye konuştu. Maden ocağındaki göçükte adli ve idari soruşturmanın açıldığını belirten Bakan Tunç, "Bu tür yaralamalı ölümlü kazalarda mutlaka idari adli soruşturma açılır. Burada da gerekli idari soruşturma adli soruşturma açılır. Burada da gerekli idari ve adli soruşturma açılmıştır. Olay henüz yeni. Bilirkişi süreçleri olur. Sonrasında da gerekli adli süreçler tamamlanır" dedi.
"Deprem bölgesinde vatandaşlarımızı konutlarına kavuşturmak önceliğimiz"
Deprem bölgesinde yargı ve adalet hizmetleri çalıştay açılışına katıldığını ifade eden Bakan Yılmaz Tunç, "Değerlendirme toplantısına katıldık. Yargı hizmetleriyle alakalı aksamaya neden olmamak adına değerlendirmelerde bulunduk. Hasar gören yıkılan, adliye sarayları kamu binalarıyla ilgili çalışmalar devam ediyor. Oradaki vatandaşların bir yıl içerisinde sıcak konutlara kavuşturmak önceliğimiz olacak. Bundan sonra insanı, aileyi, toplumu güçlendirecek yatırımlara çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diye konuştu. İHA
* Tüm hakları saklıdır. Bu sitede yer alan yazı, haber, fotoğraf, video ve sair dokümanların, bireysel kullanım dışında izin alınmadan kısmen veya tamamen kopyalanması, çoğaltılması, kullanılması, yayımlanması ve dağıtılması kesinlikle yasaktır. Bu yasağa uymayanlar hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca yasal işlem yapılacaktır.
* Tüm hakları saklıdır. Bu sitede yer alan yazı, haber, fotoğraf, video ve sair dokümanların, bireysel kullanım dışında izin alınmadan kısmen veya tamamen kopyalanması, çoğaltılması, kullanılması, yayımlanması ve dağıtılması kesinlikle yasaktır. Bu yasağa uymayanlar hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca yasal işlem yapılacaktır.